Bitki Fizyolojisi 3 * - TYT AYT 2023 (YKS 2023) Uzaktan Eğitim

Sınavlara CANLIDERSHANE.NET Uzaktan Eğitim ile hazırlanın kazanın

                            BİTKİSEL HORMONLAR

  •      Hormon organizmanın belli bir yapısında üretildikten sonra hedef dokuya gönderilen kimyasal habercidir.
  •      Bitkilerde hormonlar genellikle hücre bölünmesi, hücre uzaması ve hücre farklılaşmasını, çiçeklenme, yaprak dökümü, meyve oluşumu, dormansiyi etkileyerek bitki büyümesi ve gelişmesini kontrol ederler.
  •      Doku ve organlar arasında iletişim ve koordinasyonu sağlar.
  •      Bitkilerde büyümeye teşvik eden hormonlar; oksin, sitokinin, giberellin, büyümeyi engelleyen hormonlar absisik asit, etilendir.

Oksin:

  •      Sürgün uçlarında, genç yapraklarda, tohum içindeki embriyoda, gelişen meyvede sentezlenir.
  •      Mitoz bölünmeyi hızlandırır ve hücre uzamasını sağlar.
  •      Işığa yönelimde etkilidir.
  •      Yan köklerin gelişimini ve kökün büyümesini sağlar.
  •      Hücrelerde farklılaşmayı sağlar.
  •      Dal oluşumunu sağlayan yanal tomurcukların gelişimini engeller. Böylece boyca uzamayı hızlandırır.
  •      Yaprakların ve meyvelerin dökülmesini engeller.
  •      Fazla oksin etilen üretimini uyarır ve büyümeyi engeller.
  •      Doku kültürü yöntemiyle yeni bitkilerin yetiştirilmesini sağlar.

Giberellin:

  •      Gövde uzamasını, çiçeklenmeyi sağlar.
  •      Kök, yapraklar, embriyo ve meristem dokuda üretilir.
  •      Tohumun uyku halinden (dormansi) çıkmasını sağlar.
  •      Meyve sayısı ve büyüklüğünü etkiler.
  •      Hücreye su alımını kolaylaştırır.

Sitokinin:

  •      Kök uçlarında sentezlenir ve ksilemle meristem doku, yaprak, meyve ve tohumlara taşınır.
  •      Mitoz bölünmeye teşvik eder.
  •      Oksin ve sitokinin hormonlarının oranı hücre farklılaşmasını etkiler.
  •      Bitki doku kültüründe sitokinin hormonu oksinden fazla ise sürgün gelişimi oksin fazla ise kök gelişimi gerçekleşir.
  •      Yaprakların geç yaşlanmasını sağlar.
  •      Kloroplastın oluşumunda görevlidir.
  •      Yan dal oluşumunu, çiçek gelişimini sağlar.

Etilen:

  •      Bitkinin tüm organlarında üretilebilir.
  •      Meyvelerde olgunlaşmayı sağlar.
  •      Yaprak dökülmesine sebep olur.
  •      Gaz halinde salgılanır.
  •      Kuraklık, su baskını, mekanik basınç, enfeksiyon, yaralanma ve donma gibi streslere yanıt olarak etilen üretilir.
  •      Programlanmış hücre ölümlerinin gerçekleşmesini sağlar.

Absisik Asit:

  •      Büyümeyi durdurur.
  •      Hemen hemen tüm bitki dokularından sentezlenir.
  •      Tohumun uyku halinde kalmasını sağlar.
  •      Tohumun çimlenmesini engeller.
  •      Çok sıcak havalarda terleme ile aşırı su kaybını engellemek için stomaların kapanmasını sağlar.
  •      Kuraklık stresi artan bitkide salgılanır.

                                  BİTKİLERDE HAREKET

Bitkilerde tropizma ve nasti olmak üzere iki çeşit hareket vardır.

1.Tropizma:

  •      Bitkilerde uyaranın yönüne bağlı gerçekleşen hareketlere tropizma denir. Hareket uyarana doğru ise pozitif, uyaranın tersi yönünde ise negatif tropizma olarak adlandırılır.
  •      Tropizma uyaranın çeşidine bağlı olarak fototropizma, gravitropizma, hidrotropizma, kemotropizma, travmatropizma, tigmotropizma gibi türleri vardır.

Fototropizma: Işığa karşı yönelim hareketidir. Oksin hormonu fototropizmada etkilidir. Bitkinin güneşi gören kısmında oksin az güneş görmeyen kısmında oksin fazladır. Güneş gören kısımda büyüme yavaş görmeyen kısımda büyüme hızlı olur, bu da asimetrik büyümeye sebep olur ve bitki güneşe doğru yönelir. Fototropizmada yönelim pozitif ve negatif olarak gerçekleşebilir. Örneğin su dolu bir kabın içine yerleştirilen bir bitkinin gövdesi pozitif fototropizma yaparken kökleri negatif fototropizma yapar.

Hidrotropizma: Bitki köklerinin suya doğru yönelimidir.

Gravitropizma (Geotropizma): Bitkinin yerçekimine karşı gösterdiği yönelim hareketidir. Bitki kökleri yerçekimine karşı pozitif geotropizma yaparken gövdesi negatif geotropizma yapar.

Travmatropizma: Bitkilerin yaralanma sebebiyle gösterdikleri yönelim hareketidir. Örneğin bitki kökü yaralandığında bitki yaralı kısmın tersi yönünde gelişim gösterir.

Kemotropizma: Kimyasal maddelere karşı yönelimdir. Çiçekli bitkilerde polen tüpünün yumurtaya doğru ilerlemesi pozitif kemotropizma, bitki kökünün tuzlu toprak çözeltisinden kaçması ise negatif kemotropizmadır.

Tigmotropizma: Bitkilerin dokunmaya karşı gösterdikleri yönelim hareketidir. Asma, sarmaşık gibi bitkilerin desteğe sarılarak büyümeleri tigmotropizmaya örnektir.

2.Nasti Hareketleri:

  •      Uyaranın yönü önemli değildir.
  •      Turgor basıncındaki değişimlerden etkilenir.
  •      Fotonasti, sismonasti, termonasti gibi çeşitleri vardır.

Fotonasti: Işık etkisiyle gerçekleşir. Bitkilerin çoğunda ışık çiçeklerin açmasını sağlarken bir kısmında kapanmasına neden olur.

Termonasti: Sıcaklık değerindeki değişim ile gerçekleşen nasti hareketidir.

Örneğin lale 5-10C0 sıcaklıkta çiçek açmazken 15-20C0 sıcaklıkta çiçek açar.

Sismonasti: Dokunma ve sarsıntı sonucu oluşan nasti hareketidir. Örneğin küstüm otuna dokunulduğunda yaprakları kapanır.

FOTOPERYODİZM

Bitkilerde çiçeklenme, çimlenme, tohumun uyku haline girmesi çiçek açması gibi durumlar mevsim döngülerinden ve gece gündüz uzunluğundan etkilenir. Bitkilerin gün uzunluğuna bağlı olarak gelişim göstermesine fotoperyodizm, gelişim gösterdikleri evreye fotoperiyot denir. Üreme olgunluğa erişmek için bitkilerin ihtiyaç duyduğu

ışık alma süresi kritik gün uzunluğu, karanlık süresi de kritik gece uzunluğu olarak ifade edilir.

Bitkilerin çoğunda fotoperiyota verilen fizyolojik yanıt çiçeklenme şeklinde görülür. Fotoperiyoda karşı verilen çiçeklenme yanıtına göre bitkiler uzun gün, kısa gün ve nötr gün bitkisi olarak gruplandırılır.

Kısa gün bitkileri; gece süresinin uzun olduğu yaz sonu, sonbahar ve kış mevsiminde çiçeklenirler. Bu bitkilerde çiçeklenme için gece uzunluğunun kritik değerin üzerine çıkmalıdır. Yaban mersini, çilek, patates kısa gün bitkileridir.

Uzun gün bitkileri; gündüz süresinin uzun olduğu ilkbahar ve yaz aylarında çiçeklenir. Bu bitkilerde çiçeklenme için gündüz uzunluğunun kritik değerin üzerine çıkmalıdır. Ispanak, marul, buğday, şeker pancarı uzun gün bitkileridir.

Nötr gün bitkileri; 

çiçeklenme gece gündüz süresinden etkilenmez. Çiçeklenme içsel denetimle, belirli büyüklüğe ulaşıldığında ya da yağışlara bağlı olarak gerçekleşir. Domates, pamuk, ayçiçeği gibi bitkiler nötr gün